27 Mart 2018 Salı

HAK KATINDA İŞ BİTMİŞ GİBİ GÖRÜNÜYOR DAHA DÜZELMEZ...'!

HAK KATINDA İŞ BİTMİŞ GİBİ GÖRÜNÜYOR DAHA DÜZELMEZ...'!
Bir şeyin hak katında hükmü çıkmışsa o daha düzelmez. Hata yaparsın bela gelir bunu durduramazsın yalvarsan yakarsan nafile fayda etmez. Çünkü hatadan dönmek için tanınan süre içinde af dilememişsindir. İşlenen suçun hafifletilmiş cezası gelir bunu daha değiştiremezsin.O, hükmünden asla geri dönmez. Değişenler karar alma sürecinde yaşanan geri dönüşlerdir. Firavun da secde etti amma artık iş bitmiş hak katında hükmü kesilmişti. Güneşin batıdan doğduğunu gördüklerinde bir çokları hakikati anlayacak ama artık geç kalınmış bir dönüş olduğu için kıyametin üzerlerine kopmasını durduramayacaklar.
Dolayısı ile geç kalınmış durumlarda Hakkın gazabının bir şekilde tecelli edeceği kesindir. Bu değişmeyen bir gerçektir. Ama hakkında Hak katında hükmü çıkmamışsa onu da hiç bir kul değiştiremez. Ölümü hak etmemişse bir insan dünya toplansa öldüremez. Bilerek mübalağa yapıyorum. Ölümü hak etmemişse zaten dünya onu öldürmek için toplanmaz velev ki toplandı yine de öldüremez.
Kelebek etkisi diye bir şey var bilmiyorum duydunuz mu? Felsefesi kısaca şu:'' Bir kelebeğin kanat çırpışı bile kainattaki her şeye etki eder.'' Yani zincirleme bir etki söz konusu. Küçük bir kıvılcımla devasa yangınların çıkması gibi, domino etkisi en arkadaki taşı hareket ettirdiğinizde en sonuna kadar giden bir harekattan bahsediyoruz.
Sebepsiz yere diye düşündüğünüz şeyin aslında sebepler dairesinde bir yerinin olduğunu belki de önemli bir yeri temsil temsil ediyor olduğunu görüyorsunuz.
Esasında küçük pencereden bakıldığında görünenler ve birde büyük pencereden bakıldığında görünenler diye katigorize etmek gerekiyor. Küçük pencereden bakıldığın da kazık atan ve kazık yiyeni görüyorsun büyük pencereden baktığında aslında kazık yiyenin de kazık atan kadar suçlu olduğunu görebiliyorsun. Biraz araştırıyorsun zamanında kazık yiyen de kazık atmış. Aslında zincirleme gelişen bir olay söz konusu.
Her zaman böyle mi hemen hemen böyle bir durum söz konusu. Büyüklerde iş değişiyor tabi ki küçüklerin yaptığı hataları yanlışları büyükler yapsa duman olur.
Yükselmeyi iyi zannediyoruz. Onuncu kattan düşmekle birinci kattan düşmek aynı değil. O yüzden yüksekte olanlar için daha büyük bir tehlike söz konusu.
Tutum, davranış, olaylara yaklaşım biçimi ile farkını otaya koyar biz büyükleri biliriz. Büyük adamları da küçükleri de biliriz.
Bireysel hata ve kusurlara kesinlikle karışmam fakat insanlığı canlıları ilgilendiren bir konu varsa, ortada, Hak adil ismi ile tecelli edecek koçum bundan kaçışın yok. Söz verip sözünde durmayanlar, adam satanlar, hileciler, çıkarcılar, menfaat, kul hakkı yiyenler kusura bakmayın ilahi adalet yakanıza öyle bir yapışacak ki neye uğradığınızı şaşıracaksınız.
Bir yerde menfaatci, çıkarçı, yalakalar dolmaya başlamışsa orada hakikati aramayın. Orada adaleti aramayın. Orada öncelikle adalet kavaramı bitmiştir. Adalet kavramı bittiği için çıkarcı, menfaatçi, yalaka kişiler dolmaya başlamıştır. İşte bu son safada sayılarının çokça artığına şahit olmuşsanız oranın çöküşünü izlemeye hazır olun.
Bizim gördüğümüz çöküş kardeşim bu daha durdurulamaz. Çökecek kalbende çökmesini istiyorum.Eğer bir yerde yalaka sayısı artıyorsa o yerin sahibi her kimse kendini sorgulaması lazım sorgulamıyorsa çöküşü mutlak, MUALLAK DEĞİL.
Biri gelir o yapıları çökertir. Sonra o çökerteni de başka biri çıkar sonra ilerde o çökertir. Böyle zincirleme gider. Bazen zincir arada kırılır.Ömer gibi adiller de o zinciri ara sıra kırar.
BAHADIR ÇAKIR