15 Şubat 2016 Pazartesi

Hakikat Ağırdır Birden Söylendiğinde Mideye Oturabilir Sindire Sindire Hazmetmeye Bakın

Allah ülkemizi korusun, askerlerimizi, polisimize bütün güvenlik birimlerimize güç, kuvvet versin. İçimizdeki hainleri kahrı perişan eylesin. Münafıkları, kafirleri perişan eylesin. Bizim vatan topraklarımız çok büyük, vatan uğrunda ölen varsa vatandır. Biz anadolunun dışında da vatanlar edindik. Çünkü aziz şehitlerimizin kanları oralarda da var. Dolayısı ile Allah'ımıza duam şudur:''Kan akıttımız her karışı tekrardan Müslümanların hakimiyetine ver Ya Rabbi..'' Yine duam şudur:''Hayırlı bir şekilde ihsan eyle Allah'ım''. Bizim istek arzu ve tutkularımız var ama biz neyin hayır neyin şer olduğunu bilmiyoruz. En iyisini en doğrusunu sen bilirsin, Ya Rabbi biz her ne kadar da iyi olduğunu düşünerek istesek de sen en doğrusunu her zaman yapmışsındır ve vermişsindir.Sen nasıl biliyorsan bize öyle muamele et. Biliyoruz ki ey yüce Mevlam sen ne eylersen güzel eylersin...Bazen dualarımızla hataya düştük direttik ve bize hayırlı olmadığını gösterdin. Birinci Dünya savaşından dolayı çok ezilmiştik. Düşman bir çare arayışa sokmuştu. Sabır taşlarımız çatlamış dualarımız tamamen istekler üzerine binmişti. Ve hayır mı şer mi bilmeden istedik. Ve bize devrin en büyük din düşmanını güzel gösterdin onu lider edindik. 1938'e kadar Düşmandan göremeyeceğimiz taru marı onunla tattık. Firaun, Karun ve Nemrut onun yanında bir hiç kalır. Firaun Hakkı yıkmaya çalıştı, Nemrut öyle ama bu bizzat hakkı yıktı...1400 senelik Halifelik makamını Peygamber varisi bir kurumu yok etti..Kur'an harflerini tedavülden kaldırdı. 650 yıllık Osmanlı birikimini böylelikle okunamaz hale getirdi. Ezana tahammül edemedi Türkçe dedi. Halkın ekseriyeti Türk olduğu için anlayamadı diretenler de asıldı. Tasavvuf ehli zikirleri gizli çeker oldu, bulunanlarda irtica safsatası adı altında yargısız infaz edildi. Rize sarık taktığı için şapka kanununa uymadığı için Hamidiye gemisi ile bombalandı. 8 Kişi sarık taktığı için Rize meydanlarına kurulan dar ağaçlarında sallandırıldı. Dersim bugünkü adı Tunceli olan il şeriat düşmanlığı adına bombalandı. Köylüler aç kalsın diye koyun sürülerini dahi katlettiler. Türk Türk dediler ırkçılığı tavan yaptırdılar. Bir İnsan aslını biliyorsa Ne Mutlu Türküm demeye niye ihtiyaç duyar. Müslümanım demeye ihtiyaç duyuyor muyuz? Bir şey mevcutsa söylenmesine ihtiyaç yoktur. Amaç Fıransız ihtialinden beri Müslümanları parçalamaktı. Irkçılıkta en iyi tetikleyicisiydi. Ve öyle de oldu. Müslümanlar Türküm, Kürdüm, Arap'ım demeye başladı. Halbuki sadece Müslümanlardı. Köpeklerin isimlerini arap taktıran zihniyet araplara böylelikle Türkleri kötü göstermeyi başarmıştı. Küçük bir Arap topluluğunun satışını geneli kapsayacak şekilde yayarak bütün Arap'lar bizi Birinci dünya savaşında satmış gibi göstererek. Bizi Araplara düşman ettiler. Kürtlere düşman ettiler. Kürtleri de bombalayarak bize düşman ettiler. Biz tek bir ortak yanımız vardı o da Müslüman olmaktı. Siyah tenli çocuk Mekke de beyaz Müslümanı gördüğü zaman göz yaşlarını tutamıyordu. Çünkü yıllarca beyaz adamı kötü bellemiş. İşte algı operasyonun küçük bir özetini sundum sizlere.
Bugün de algı operasyonları aynı şekilde devam ediyor. Ama kitle iletişim araçları bunun önündeki en büyük engel. Her şey çok hızlı yayılıyor. Ve yalan haberler çok çabuk çürütülebiliyor.
Müslümanlar Allah adına şahadet şerbetini içmek için şehitlik davasında yürüyen ölümden korkmayan imanlı topluluklardı. Peygamberimizden bu yana 1400 sene boyunca şamar oğlana dönen Avrupa bu imanı ancak bu şekilde bölebilirdi.İçimizden hainler çıkarak. Yahudilerle iş birliği yaparak. Bu gün olan savaşta bunun göstergesi. Esasında hep Hilal ile haçın kavgası var gizliden gizliye.
Avrupa Katolik meshebi ağırlıkta, Rusya ise ortodoks ağırlıkta olduğu için aralarında sürtüşmeler var. Hep oldu. Bizim şii İran ile hep olduğu gibi...Bizim akıl dehalarımız Fatihler, Kanuniler bu meshep yarımını çok iyi kullandı. Ve onları bir birine düşüren mekanizmayı kurmuştu.
Bugün aynısını onlar bize yapıyor. ŞİA ile Sunni toplumları birbirine düşürüyorlar. Türkiye güçlü bir birlik sağlıyabilirse, şiayı tek bırakırsa onlarda perişan olduktan sonra bize bağlanırlar.
''Hasbünallahu ve ni'mel vekil.'' Başımıza gelecek her türlü belâ ve musibete karşı Allah bize yeter. O, ne güzel dost ve ne güzel bir vekildir.
Başınızı ağrıttıysam özür dilerim. Bu benim Tarih anlayışım. Bu benim hayat felsefem. Bu tip hakkı haykırışımdan ötürü düşmanlarımız çok fazla ama gülü seven dikenine katlanır. Biz hakkın tarafında olmakla ondan gelecek her şeye istisanasız en başında kabul ettik. Kalu bela dedik. Biz sözümüzdeyiz Allah'ın izni ile.(B.Ç)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder