SURİYE'YE OLASI SAVAŞ DURUMUNUN DEĞERLENDİRMESİ
Suriye'ye Türkiye her zaman girebilir hiç bir devlet gücü buna karşı gelemez. Girmek mesele değil girip ve himaye altına almak kalabilmek meseledir. Girdiğin yerin mezarın olması meseledir. Girdiğin yer mezarın olmayacak girdiğin yeri mezar yapacaksın. Bu da savaş tekniklerinin daha fazla geliştirilmesine bağlı.Görünmez askerler gibi teknoljik geliştirmelerin tamamlanması lazım. Tanklar uçaklar girmeli ama bunu dünya girerken değil çıkarken duymalıdır. Bugün teknolojiler hantal cihazlar üzerinden ilerlemiyor. Akılcı daha teknik ilerliyor. Yapılacak bir sinyal saptırıcı cihaz ile ve ya sanal füze ile ile bir çok güvenlik sistemini boşa füze atmasına sebebiyet verilebilir. Görünür de var ama yok. Düşünsenize bir füze geliyor bütün güvenlik duvarı ona karşı savunma mekanizmasını harekete geçiriyor ama aslında füze yok varmış gibi tehdit savuruyor.
Yani güç ufak tefek cihazlara bağlı. Artık bunlar üzerine daha fazla yüklenilmelidir. Ve bilimsel, teknolojik çalışmalar istenilen miktarda yeterince tamamlanmadan bir atılım gerçekleştirmek tehlikeli bir hamledir.
Başlangıç da söylediğim gibi girmek mesele değil zapt edebilmek meseledir. 24 Temmuz 1974 yılında gerçekleştirilen Kıbrıs harekatını hatırlatmak isterim. Zira Kıbrıs'a girdik. Tamamını ele geçirebilecek kadar gücümüz olduğu halde ABD, İNGİLTERE gibi ülkelerin sıkıştırması zamanın hükümetinin geri adım atması sebebi ile yarısını almak nasip oldu. Birinci dikkat çekmek istediğim nokta şu kahraman olmak için ve ya ün yapmak için değil gerçekten mümkünse mümkün olanı yapacaksın. Çephe de kazanılan savaş masada satılmaz.
Benzer şekilde Suriye'ye girilirse en çok çekinilen nokta Rusya ile karşı karşıya gelmektir. Önce bunun bir defa nasıl bertaraf edileceği düşünülmelidir. İkinci husus ise Akdeniz de bir çok güçlü devletin savaş gemilerinin bulunması. Bütün bunlar gösteriyor ki Türkiye olası bir savaşın içine çekilmek isteniyor. Ve orayı bize mezar yapmak istiyorlar. O halde çok hızlı bir harekata ihtiyaç vardır. Nokta atışlarına ihtiaç vardır. Bir gemi batırmakla savaş olmaz.Onlar bizi Ankara da vurdular ise bizim de onları vurmamız lazım gelir. Kısasa kısas anlayışı bunu gerektirir.
BAHADIR ÇAKIR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder