3 Şubat 2014 Pazartesi

Faizler Artarsa

    ''AZRAİL'İN BİLE SECDE ETTİĞİ ADAM'' İSMİNİN AÇIKLAMASI İÇİN BU YAZININ KENDİSİNE TIKLA





    Faiz oranları artarsa zincirleme bir şekilde şu olaylar baş gösterir. Faiz oranları artarsa tüketim azalır. Faiz oranları artarsa yatırım azalır.Faiz oranları artarsa borçlanma artar.Faiz oranları artarsa biriktirilen paralar faize gider.Faiz oranları artarsa toplam talep azalır.
     Bence en önemlisi Üretimin ve Büyümenin azalması düşüş eğilimine geçmesidir. Üretim durmaz fakat büyüme eskiye oranla yavaşlar. 100 birimlik bir artış olacakken faiz oranlarının artması ile bu artış yine gerçekleşir fakat 70 birim olarak kendini gösterir.Büyüme hızlanan bir artışla ilerlemek yerine yavaşlayan bir artışla ilerlemesine devam edebilir. Faiz oranları çok artarsa büyümeyi oldukça etkileyebilir fakat bunun olması için çok büyük artışların olması enflasyonun çok ani bir şekilde artması vesaire gibi durumların yaşanması gerekir ki zengin devletlerde iyi ekonomilerde buna rastlamak mümkün değilidir.
      Özellikle tüketim mallarında kendini hemen gösterecektir. Üretilen malların üzerine zam gelir. Yani fiyatlar artar. Bu şekilde olacağını önceden kestiren hatta bunu önceden planlayan tefeciler. Mal stoku yaparak. Vurgun vurma peşine giderler. Özellikle patates ve soğan işiyle uğraşan kişiler. Zam gelmeden önce patates ve soğanı depolar üzerinden çok geçmeden fiyat artışı yaşanırsa yüksek mevla ticari kar elde eder.Patates Soğan nereden aklıma geldi arkadaş. Geçen günlerin birinde gördüm adamın biri inşaat halinde bir binanın altını üstünü ful doldurmuş ne zaman koydu ne zaman yaptı bilmiyorum fakat oldukça dikkatimi çekti aşağı yukarı göz garari önden ve yandan çuvalları sayarak bir hesap yaptım ortalama 100çarpı100 çuval aşağı katta 100çarpı100 çuval yukarı katta dağa fazlaydı tam göremedim. Ortalama 200.000kg patates soğan yapar.Artışa göre vurduğu parayı siz hesap edin...Mal stoku yaparak para bu tip olaylarda para kazanan çok zengin var.
       İşin aslı faizden geçinenler var. Bu millet tefeci değil dolayısı ile faizden geçinen bu millet olmadığı için.Millet istikrarlı gidişatı dağa olumlu karşılar. Fakat dolara endeksli, yabancı paraya endeksli para biriktirenler faiz oranlarının artmasından yanadır. Bunlar genelde zengin kesimlerdir. Vurgun işiyle uğraşanlar zengin kesimlerdir. Alın teriyle değil parayla para kazanma yoluna gidenler faizlerin artmasından oldukça memnundur.  Halk dilinde .... suyuyla gelen sel suyuyla gider diye bir tabir vardır çok doğrudur.  Alın teriyle değilde A... teriyle kazanılan gider diye bir başka söz vardır. Toplumumuzda faiz ve faizcilik oldukça kınanan bir durumdur. Dinimizce de faizcilik faizden elde edilen kazanç rızk zina ile eş değer bir payda içerisine konulmuştur.
      Ekonomik sistemlerin içerisinden faizi çıkarıp yeni bir ekonomik sistem geliştirilmesi gerektiğini düşüyorum. Bu uzun vadeli bir iş olduğu için biz şimdilik kısa vadede ne yapılabilir. Artan faizlere nasıl bir müdahale geliştirebiliriz onun üzerinde duralım.
       Bir kere milletin faiz yememiş gibi harekat etmesi amaçlanmalıdır. Yani panik havasından uzaklaştırılmalıdır. Panik havası anlık tüketimi artırır ilerde fiyatların artacağı beklentisi ile paralı kişilerin mal depolamasına neden olur. Bunu yok etmek için ne olacağı belli değilmiş gibi mesajlar yayınlanmalıdır. Anlık düşüşler de yaşayabiliriz algısı oluşturulmalıdır. Haberler gazeteler vesaire araçlarla bu yapılabilir. Panik havası enflasyonun artmasına neden olur. Bundan kaçınmak lazım.
       Para Arzını artırmaya yönelik politikalar uygulanabilir. Para arzı artarsa faiz düşer,tüketim artar,yatırım artar yani üretim, borçlanma düşer,toplam talep artar.
       Ben olsam bu yolu seçmezdim.    Paranın miktarının artması paranın değerini düşürür. Döviz sürülürse yabancı paraların fiyatları düşer tabi yeterli döviz rezervi varsa bu yapılabilir. Yeterli deviz yok ise varmış gibi gösterip piyasalarda beklenti oluşturup piyasalara etki edilebilir.
     
          Ben olsam maliye politikasında bir değişikliğe giderim. İktidar devlet üzerinde Allah'tan sonra mutlak güç sahibi yegane varlıktır. Dolayısı ile kanun yetkisini elinde bulundurmaktadır. Anlık olarak bu yetisini kullanarak faizcilere göz açtırmama yetkisi vardır. Bu yetkiyi en son sınırına kadar kullanmak gerekir. Ben olsam özellikle bu yetiyi vergi oranlarını değiştirerek kullanırım. Büyük zenginlerin büyük işletmelerine vergi zammı yaparak denge sağlamaya bakarım. Yani bu yolla mali zenginleşmeye yol açılabilir.
          En doğru yöntem bu artan faiz oranlarını milletin sırtına yüklememek gerekir . Özellikle seçim döneminde ve ya dönemlerine faizlerin artması ekonomideki istikrarın bozulması oy oranlarına direkt etki eder.  Kendi paşa gönlü bilir isterse de tersini düşünsün millet ekonomideki bozulmalara endekslidir.
         Her açıdan ekonomiye dikkat etmek gerekir. Özellikle oy zamanlarında. İktidar genelde büyük kitlelerin yanında yer alır . Çünkü bir iktidar gücünü çoğunluktan yani halktan alır. Halka sırtını dönen herkes itibarını kaybeder. Halk çoğunluktur. Büyük zenginleri ben halk kitlesi olarak görmüyorum. Her ne kadar halk gibi görünseler de halkın üzerinden geçinen asalaklardır zenginler. Büyük zenginlerden bahsediyorum ....
        Büyük zenginlerin ve büyük işletmelere kısıtlamalar getirirken yine çoğunluğu hesaba katarak helkın ezilmesi engellenmelidir. Örneğin büyük işletmelere vergi zammı yapılırken işçi lere de eskra haklar tanınmalıdır. Çünkü zengin akıllı olur. Vergsini artırırsın o o artış miktarını yükler işçilerin üstüne işçilerin ücretlerinden kısar. Bu yüzden işçilerin ücretlerine daha fazla zam yapacaksın çalışma saatleri mutlak olacak. Küçük işletmelere belli bir seviyeye gelene kadar bazı imtiyazlar tanınmalıdır. Fakat yılanın başını fazla büyütmeden kuyruğundan keserek bölmek gerekir.
         İşletmelerin çok büyümesinin önüne geçilmelidir. İşletmelerin büyümesinden çok sayılarının artması yönünde çalışmalar yapılmalıdır.

    YAZARI : BAHADIR ÇAKIR                                      O ADAM SENSİN...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder