10 Temmuz 2015 Cuma

Fikir Birliğinden Ziyade Gönül Birliğine Önem Verdim

''AZRAİL'İN BİLE SECDE ETTİĞİ ADAM'' İSMİNİN AÇIKLAMASI İÇİN BU YAZININ ÜZERİNE TIKLA




   Şu zamana kadar fikir birliğine önem vermedim, fikir birliğinden ziyade gönül birliğine önem verdim...Fikirler değişir fikirler ölür, ama gönül birliği her zaman diridir. Sevgi, aşk bunlar kalıcıdır.
Ama ne yazık ki biz kimsenin fikrine, görüşüne,kılık kıyafetine,şekline yaptıklarına, günahlarına karışmadığımız halde fikrimizden,görüşümüzden, şeklimizden vesaire sebeplerle bizi bırakmak isteyen tez elden bırakabilir.
   Ben kimseyi fikren bana ters diye bırakmadım bırakmam ama benim düşüncelerime fikirlerime dayanamayıp beni bırakan çok kişi oldu. Hiç birine de üzülmedim güle güle gitsinler. Daha iyi bir şey yapabiliyorlar ise yapsınlar biz onlara tabi oluruz belki ilerde...
    Bu zamana kadar illaki ben yapacağım diye bir şeyi üstelemedim sen daha iyi yapacaksan buyur yap dedim. Bir köşeye çekilip sonucunu izledim ama bu zamana kadar hiç biri başarılı olmadı. Başarılı olamayacaklarını bildiğim halde liderlik dövüşü yapmadım. Ve ya görev dövüşü yapmadım. Üzerime verilen görevi en iyi şekilde yapmak için çabalarım. Ne türlü görev olursa olsun.
     Bizim istediğimiz görevi bize vermeyip de kendileri bizim istediğimiz görevi yapmaya kalkışanlar o görevlerde ağız tadıyla başarılı bir sonuç ortaya çıkaramadılar.
    Ben köşeme çekilirim ne onlara yar olur ne de bana yar olur. Çünkü hep böyle oldu. Bunu takdir eden Allah ben değilim. Yine bana köşeme çekilme vakti görüldü. Alın ringleri size bıraktım.
    İlk rauntta bitecek olan işi kaç rauntta bitirirsiniz bilemem. Ama olaylar gecikir. Her şey zaman aşımına uğrar. Bu benim görüşüm isteyen istediği gibi gidebilir. Ben her şeyden gayet son derece memnunum. Ama her işin bir adabı bir yapılış şekli var. Beceremiyorsun demenin bin türlü şekli var. Gönül kırmadan iş yapmanın bin çeşit yolu var.
    Bir iş yapılır iken bir kişinin dahi gönlü kırık olsa o iş ne kadar tamam olursa olsun hep eksik kalmıştır. Mimar Sinan hazretleri Edirne Selimiye camiini yapar iken bir çocuk minare yamuk diyor. Çocuğun gönlünü almak için minarenin beline ip dolatıp çocuğun yamuk dediği tarafın tersine doğru çekerek düzeltiyorlar. Minare hesaplamalara göre yamuk falan değil ama manevi olarak belkide gerçekten yamuktu yapılırken içine belki gurur, belki kibir karıştı. İşte o çocuk çekince o düzeldi.
     Yapılan işte kimsenin gönlünde küçücük bir ukte kalmayacak kalacaksa eğer o iş hiç yapılmasın daha iyi...
     Bu benim düşüncelerim kimin ne düşünüyor bilemem.
BAHADIR ÇAKIR