Fatih Sultan Mehmet Han devrinin en iyi hocalarından ders almıştı.Sultan Mehmet hazretleri devrin velilerinden nasiplenmişti.Sultan Mehmet Hanın Hocaları tasavvuf ehli kişilerdi.Özellikle Hacı Bayramı Veli'den el alan Ak Şeyh olarak bilinen Akşemsettin'den küçük yaşlarında çok eğitim almıştı.Akşemsettin bir bayrami dervişidir.Fatihin fatih olmasını sağlayan tarikatlardır.
Mürşid-i Kamilimin bana anlattığı Fatih Sultan Mehmet Hanla Şeyh Vefanın olayını sizlerle paylaşmak istiyorum.Çünkü bu olay beni çok etkilemişti.Sizleri de etkilemesini istiyorum.
''Fatih Sultan Mehmet Han Şehy'i Akşemsettin'in olmadığı zamanlarda feyizlenmek istiyordu.Bu amaçla Bursa'daki Devrin en büyük velisi olan devrin sahibi Şeyh Vefa'nın Dergahının kapısını çaldı.Fakat nedeni bilinmeyen sebeplerden dolayı kapıdaki müridler şeyhin onu kabul etmediğini belirttiler.Bunun üzerine cihan padişahı Koca Fatih acab ne kusur ettim diyerek geri döndü.Bir değil iki değil üçüncü kez kapısını çaldı Şeyh yine onu kabul etmedi.Fatih kapının dışında ağlıyor Şey Vefa içinde ağlıyor.Müridlerden biri cesaret edip Şeyhim onu bu kadar sevdiğiniz halde niçin kabul etmiyorsunuz diyor.Şeyh Vefa şöyle yanıt veriyor''Biz onu içeri kabul edersek o İstanbul'u fethedemeyecek''buyuruyor.Bu sözün manasını istiyor mürid,şeyh diyor ki''Bizim merhamet aşımızla merhametlenecekti bu merhamet duygusu o kadar çok olacaktı ki kafirin askerine dahi kıyamayacaktı''buyuruyor.
İşte ince hesap bu idi Şeyh Vefa işte bu olayla İstanbul'un onun tarafından Fethedileceği müjdesini veren ilklerden biriydi.Fetihten sonra İstanbul'a gelmiş Fatih gerçekten de onun yoluna girip derviş olamak istemişti.Koskoca İstanbul'un Fatihi Padişahlığı bırakıp derviş olmak istemişti fakat yine geri çevrilmişti.
İstanbul'un bir semtine ismini veren Şehy Vefa'yı böylelikle tanımış olduk değerli okuyucularım.
YAZARI: BAHADIR ÇAKIR O ADAM SENSİN....
Mürşid-i Kamilimin bana anlattığı Fatih Sultan Mehmet Hanla Şeyh Vefanın olayını sizlerle paylaşmak istiyorum.Çünkü bu olay beni çok etkilemişti.Sizleri de etkilemesini istiyorum.
''Fatih Sultan Mehmet Han Şehy'i Akşemsettin'in olmadığı zamanlarda feyizlenmek istiyordu.Bu amaçla Bursa'daki Devrin en büyük velisi olan devrin sahibi Şeyh Vefa'nın Dergahının kapısını çaldı.Fakat nedeni bilinmeyen sebeplerden dolayı kapıdaki müridler şeyhin onu kabul etmediğini belirttiler.Bunun üzerine cihan padişahı Koca Fatih acab ne kusur ettim diyerek geri döndü.Bir değil iki değil üçüncü kez kapısını çaldı Şeyh yine onu kabul etmedi.Fatih kapının dışında ağlıyor Şey Vefa içinde ağlıyor.Müridlerden biri cesaret edip Şeyhim onu bu kadar sevdiğiniz halde niçin kabul etmiyorsunuz diyor.Şeyh Vefa şöyle yanıt veriyor''Biz onu içeri kabul edersek o İstanbul'u fethedemeyecek''buyuruyor.Bu sözün manasını istiyor mürid,şeyh diyor ki''Bizim merhamet aşımızla merhametlenecekti bu merhamet duygusu o kadar çok olacaktı ki kafirin askerine dahi kıyamayacaktı''buyuruyor.
İşte ince hesap bu idi Şeyh Vefa işte bu olayla İstanbul'un onun tarafından Fethedileceği müjdesini veren ilklerden biriydi.Fetihten sonra İstanbul'a gelmiş Fatih gerçekten de onun yoluna girip derviş olamak istemişti.Koskoca İstanbul'un Fatihi Padişahlığı bırakıp derviş olmak istemişti fakat yine geri çevrilmişti.
İstanbul'un bir semtine ismini veren Şehy Vefa'yı böylelikle tanımış olduk değerli okuyucularım.
YAZARI: BAHADIR ÇAKIR O ADAM SENSİN....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder